Tatilin İnsan Psikolojisine Etkileri

TATİLİN İNSAN PSİKOLOJİSİNE ETKİLERİ

Çok Gezen Mutlu Olur Mu?

Uygarlığın oluşumundan itibaren insanlar yaşamlarını sürdürebilmek adına çeşitli işlere girişmiş, birçok iş kolu ortaya çıkmıştır. Bu da sosyal bir canlı olan insanın sırf hayatta kalmak adına birçok rahat ortamdan fedakârlık etmesine neden olmuştur. Yılın büyük bir bölümü çalışan insanların kısa süreliğine de olsa, bu karmaşadan kaçıp geçmiş zamanlardaki doğasına dönme isteği kaçınılmazdır çünkü insanlar tarih öncesi dönemlerdeki doğasını hala içinde taşımaya devam ediyor. Peki, tüm bu karmaşadan kaçıp, güzel bir tatil yapmanın insan beynindeki etkileri nelerdir?

Birçok şeyde olduğu gibi insanlar da gün geçtikte paslanıyor ve köreliyor dolayısıyla insan tam kapasite çalışabilen bir canlı değildir. Bu yüzden belli aralıklarla tatil yapmak, insanın bir nevi şarjını dolduruyor diyebiliriz. Eğer insan kendini yenilemez ve sürekli çalışmaya devam edip, kendine vakit ayırmazsa tıpkı bir elektronik cihaz gibi hata vermeye başlayacaktır. Şehir stresi, sorumluluklar, koşturmaca içerisinde yoruluyor ve bunun farkında bile olmuyoruz. Bunun beraberinde birçok insan tükenmişlik sendromuna yakalanıyor. Bu sendrom ise beraberinde birçok psikolojik rahatsızlığa neden oluyor.

Bilimsel araştırmaların ışığında tatil yapan insanların bedensel ağrılarının azaldığı, uyku kalitelerinin arttığı ve kişilerin tatil öncesine göre daha mutlu hissettiği sonuçları çıkarılmış. Hatta tüm bu etkiler tatilden sonraki beş haftaya kadar sürdüğü gözlemlenmiş. Yapılan bir başka araştırmaya göre ise, saat bazında fazla çalışan insanlar "karoşi hastalığı" diğer bir adıyla "ölesiye çalışmak" adında bir hastalığa yakalanıyorlar bu da beraberinde stresi, yorgunluğu ve uykusuzluğu getiriyor. Hatta bununla kalmayıp kişiyi çevresinden kopartan, iletişim kopukluğu yaratan ve ölümlere neden olan bir hastalık diyebiliriz. Bu araştırmaya göre verimliliğin artması için insanın yeterli düzeyde dinlenmesi gerektiği sonucu çıkarılıyor. Dinlenme payı daha yüksek olan ülkelerde saat başına düşen verimlilik çok daha yüksek çıkıyor.

Bazı çalışmalar ise tatile çıkmanın beden sağlığı üzerindeki olumlu etkisinden bahsetmekte. Tatile çıkma sıklığı arttıkça kalp ve damar rahatsızlıkları da azalıyor, antidepresan kullanımı düşüyor, tatil süresince yaşanan zihinsel ve fiziksel uzaklaşma, dinlenme ve dilediğini yapabilme özgürlüğü kişinin sosyal sağlığına ve yaratıcılığına fayda sağlıyor. İnsanın temel ihtiyaçlarından biri olan özgürlük ve aile yakınlaşma günlük yaşamdaki mecburiyetlerden kurtulma durumu ve kazanılan tek başına karar verme fırsatı kişinin yaratıcılığına ve sosyal becerilerine aynı zamanda da psikolojisine olumlu anlamda tesir ediyor. Özellikle tatil boyunca düşen kan basıncı ve kalp atış hızı adrenalin gibi stres hormonlarının daha az salgılanmasına neden oluyor böylelikle biyolojik bir yenilenme gerçekleşiyor.

Birçok araştırma mola veren insanların daha yaratıcı olabildiğini, uzun süre çalışanların ise ileriki yaşlarda düşüncelerinde körelmeler yaşadığını kanıtlamıştır. Psikolojiyi olumlu yönde etkileye tatil depresyonu azaltıyor; beyin hormonlarının daha sağlıklı ve yeterli çalışmasına neden oluyor. Gözlemsel çalışmalara göre tatil yapan insanlar daha az depresyona yakalanıyorlar. Hollandalı psikolog Jessica de Bloom bu konuda insanlara şunu söylüyor: “'İnsanlar tatil sırasında kendilerini daha sağlıklı hissederler. Daha iyi bir psikolojiye sahiptirler. Gerginlikleri daha azdır ve ayrıca daha yüksek enerji hissederler bu da hayattan daha fazla tatmin olmalarına neden olur.”' Görüldüğü üzere tatilin insan psikolojisinde olumlu etkilerinin olduğu aşikâr.